Kıbrıs kritik bir dönemeçten geçiyor. Başkan Nikos Christodoulides’in Kıbrıs’ı NATO ile hizalamak isteği, hem adamızın egemenliğini hem de bölgemizin kırılgan barışını tehdit ediyor.
Emperyal güçlerinin çıkarlarını temsil eden NATO, Afganistan, Irak ve Libya’da halklara yıkımı miras bıraktı. Eylemleri barışı değil acıyı getirdi.
Kıbrıs zaten bu emperyalist makinenin dişlilerinin arasındadır. NATO üyesi Britanya tarafından kontrol edilen egemen üs bölgeleri, Filistin’e yapılan saldırılara dahil olurken, NATO üyesi Yunanistan, Türkiye ve Fransa’nın adamızdaki varlığı ile adamız stratejik bir askeri üsse dönüştürmüş durumda. Bu askerileşme sadece Kıbrıs’ın egemenliğini baltalamakla kalmıyor, aynı zamanda halklarını seçmedikleri çatışmalarda ikincil hasar görme riskiyle karşı karşıya bırakmaktadır.
Barışçıl ve güvenli bir geleceğe giden yol, NATO veya diğer emperyalist ittifaklarla daha yakın bağ kurmakta değil, gerçek bağımsızlığı savunmada yatmaktadır. Kıbrıs, tüm yabancı askeri varlıktan – ister İngiliz ister NATO olsun – kurtulmalı ve bağımsızlığını yabancı güçlerin ajandalarına değil, halklarının çıkarlarına hizmet edecek şekilde yeniden kazanmalıdır.
NATO’ya hayır. Yabancı üslere hayır. Bağımsız, birleşik, barışçıl bir Kıbrıs’a evet.
Afoa, Bağımsızlık Yolu, Yeni Enternasyonalist Sol – NEDA, DiEM25 in Cyprus
DiEM25'in etkinliklerinden haberdar olmak istiyor musunuz? Buraya tıklayarak üye olun